Kastamonu’da yıllardır aranan bir firari hükümlü, güvenlik güçlerinin titiz çalışmaları sonucunda yakalanarak adaletin önüne çıkarıldı. Tam 37 yıl boyunca Türkiye’nin farklı illerinde saklanan 63 yaşındaki Cengiz Ç. isimli zanlı, emniyet güçlerinin gerçekleştirdiği operasyonla gözaltına alındı. Bu olay, yüksek bir süre zarfında kaçak yaşamış bir kişinin hikayesini taşırken, aynı zamanda güvenlik güçlerinin kararlılığını ve azmini de gözler önüne seriyor.
Kastamonu Emniyet Müdürlüğü, uzun süredir bu kişiyi yakalama çalışmalarını sürdürüyor ve çeşitli operasyonlar düzenliyordu. Emniyet güçleri, geçmişte haklarında kesinleşmiş cezalar bulunan suçluların yakalanmasına yönelik yürütülen çalışmalar çerçevesinde Cengiz Ç.'nin izini buldu. Yapılan detaylı araştırmalar sonucunda, firarinin Kastamonu'nun bir köyünde saklandığı belirlendi. Bu doğrultuda düzenlenen operasyon, sabah saatlerinde gerçekleştirildi. Operasyona özel olarak hazırlanan ekip, zanlının bulunduğu eve baskın düzenledi. Kapıyı açan sansasyonel bir anın ardından, uzun yıllardır adaletin elinden kaçmaya çalışan bu kişinin, yüzünde şaşkınlık ifadesiyle karşılandığı öğrenildi.
Cengiz Ç.'nin firara düşmesine neden olan olay, 1986 yılında gerçekleşti. Genç yaşlarda bir suça karışan Cengiz Ç., çeşitli suçlardan hüküm giymiş ve bu süreçte mahkumiyet kararı almıştı. Ancak, hüküm giydiği dönemde adli makamların baskısından kaçarak firar etmeyi tercih etti. O tarihten itibaren Cengiz Ç., aile ve arkadaş çevresi tarafından “gözden kaybolmuş” olarak değerlendirildi. Kayıtlara göre, Cengiz’in yakalanmaması için çok sayıda sahte kimlik kullandığı ve farklı şehirlerde yaşadığı öğrenildi. Emniyet yetkilileri, bu kadar uzun bir süre firarda kalmasının arkasındaki nedenin ise kaygı ve korkular olduğunu bildiriyor. Ancak Cengiz Ç.'nin neden 37 yıl boyunca firari yaşamayı tercih ettiğine dair henüz net bir açıklama yapılmadı.
Öte yandan, yıllar içinde karşılaşabileceği tehlikeleri göze alarak yaşamını sürdüren Cengiz, yine de zaman zaman sosyal medyada iz bırakmayı başardı. Kimleriyle iletişimde kalarak oldukça dikkatli bir yaşam sürdüren Cengiz'in, yakalanmasının ardından nasıl bir süreç yaşayacağı ise merak konusu. Cengiz Ç. şimdi, yaşanan bu olay sonrasında adaletle yüzleşmeye hazırlanıyor. Mahkeme süreci başladığında, bu olay kamuoyunun da dikkatini çekecek gibi görünüyor. Akıllarda ise şu sorular var: 37 yıl sonra yakalanmak, ruhsal olarak ne tür etkiler oluşturacak? Uzun süredir kaybolmuş olmak, cezaevinde yaşayacağı psikolojik etkileri nasıl şekillendirecek?
Adaletin bu derecedeki uzun bir süre aradan sonra tecelli etmesi ise, toplumda yankı uyandırdı. Uzmanlar, Cengiz Ç.'nin yakalanmasını, hukuka güvenin bir göstergesi olarak değerlendiriyor. Ayrıca, firari durumdaki birçok suçlu için de bir umut ışığı olduğu düşünülüyor. Bu olay, Türkiye'deki adalet sisteminin ne denli etkili bir şekilde çalıştığını gösterirken, toplumsal dinamiklerin de bu tür olaylara nasıl tepkiler vereceğinin bir göstergesi oldu.
Kastamonu'da başlayan bu olay, sadece yerel basında değil, ulusal medyada da geniş yankı buldu. Cengiz Ç.'nin yakalanması, adaletin gecikmesinin ne denli zorlayıcı sonuçlar doğurabileceği ve sosyal dinamikler hakkında tartışmalara vesile olabileceği yönünde bir konuşma başlattı. Sonuç olarak, Kastamonu’daki bu olay, sıradan bir suç hikayesinden çok daha fazlasıdır. Toplumun adalet ve güvenlik duygularını sorgulamasına neden olacak ve uzun yıllar yankı bulacak bir olaydır.