Her yıl coşkuyla kutlanan Kurban Bayramı, 2023'te Ankara'da beklenmedik bir sessizlikle karşılandı. Kentin merkezi caddeleri ve meydanları, bayram öncesi alışveriş ve hazırlık heyecanıyla dolup taşarken, bu yıl özellikle kurban kesim günlerinde neredeyse tamamen boş kalması dikkat çekti. Ankara'nın alışılmadık bu durumu, hem yerel halkın hem de esnafın merakını uyandırdı. Peki, bu olağanüstü sakinliğin ardında ne yatıyordu? İşte Kurban Bayramı'nda Ankara'nın boş kalan sokaklarının arka planı.
Kurban Bayramı'nda genellikle yoğun bir alışveriş trafiği yaşanır; halk, kurbanlıklarını seçmek ve bayram hazırlıklarını tamamlamak için marketler ve kurban satışı yapılan alanlara akın eder. Ancak bu yıl, başkentteki dükkânların pek çoğunda bir sessizlik hâkimdi. Yerel esnaflar, bayram öncesindeki günlerde bile geçen yıla oranla belirgin bir müşteri azalması yaşandığını dile getirdiler. Özellikle gıda sektörü ve hediyelik eşya satışında düşüş gözlemlendi. Bunun pek çok nedeni var; bunlar arasında artan yaşam maliyetleri ve ekonomik belirsizlikler öne çıkıyor. Ailelerin bütçelerini daha dikkatli yönetiyor olması, alışveriş hızlarını azaltmış olabilir.
Ankara'nın boş kalan sokakları, yalnızca alışveriş ile sınırlı değil. Genellikle bayram döneminde çeşitli etkinliklerle dolup taşan parklar ve meydanlar da bu yıl gözle görülür derecede sakin kaldı. Aileler, bayramı geçirecekleri tatil bölgelerine gitmeyi tercih etmiş olabilirler. Daha önceki yıllarda Ankara'nın çeşitli noktalarında yapılan canlı müzik etkinlikleri ve eğlenceli etkinlikler bu bayramda sınırlı sayıda düzenlendi. Genel olarak ailevi toplantıların azalmasının, pandemi sonrası değişen sosyal dinamiklerle de ilişkili olduğu düşünülüyor. Evde kalmayı tercih eden birçok kişi, kalabalık ortamlara girmekten kaçındı.
Bu yılki Kurban Bayramı'na tanıklık eden herkes, Ankara'nın alışık olmadığımız bu görüntüsü karşısında şaşkınlık yaşadı. Bu durum, büyük şehirlerdeki sosyalleşme ve bayram geleneğinin nasıl evrim geçirdiğine dair de ipuçları sunuyor. Ekonomik sıkıntılar, birçok ailenin yüzleşmek zorunda kaldığı bir gerçeklik haline geldi. Ailelerin, biriken borçlar ve artan giderlerle başa çıkmak için bayramda harcamalarını minimize etme kararı aldıkları anlaşılıyor.
Sonuç olarak, galiba bu yılki Kurban Bayramı, sadece bir tatil değil, aynı zamanda Türkiye genelinde ekonominin etkilerinin de gözler önüne serildiği bir dönem olarak tarihe geçti. Aslında olağan bir bayram geçirelim derken, birçok insanın planları ve alışkanlıkları artık farklı bir şekil almaya başladı. Bu yılki sessizlik, belki de önümüzdeki yıllardaki bayram kutlamalarının nasıl değişeceğini de gözler önüne serdi. Başkente dair bu manzara, hem yöneticilere hem de topluma daha geniş bir değerlendirme ve strateji geliştirmek için bir fırsat sunuyor.
Umarız ki gelecekteki Kurban Bayramları, hem ekonomik istikrarın sağlandığı hem de toplumsal dayanışmanın yeniden güçlendiği günler olarak geri döner. Ankara’nın sokaklarının yeniden kalabalık ve canlı hâle gelmesi, yalnızca kentteki ticari hayata değil, aynı zamanda sosyal hayata da olumlu yansıyacaktır. Belki de bu bayram, gelecekteki sosyolojik ve ekonomik değişimleri anlamak için bir başlangıç noktası olur.